Millet İttifakı’nı oluşturan parti temsilcileri, bugün Ankara’da bir araya geldi ve “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi”ni açıkladılar. 84 maddeden oluşan öneri, altı konuşmacının söz almasıyla aktarıldı. Konuşmalar sırasında “siyaset kültürü”, “müzakere kültürü”, “kurum kültürü” ve “demokrasi kültürü” ifadeleri kullanıldı.
Kültür doğrudan bir ifadeyle, yalnızca bir yerde, yurtdışında yaşayan Türklerden söz edilirken kendine yer bulabildi. Burada, “Anayasa’nın 62. Maddesi’nin başlığını ‘Yurtdışında Yaşayan Türkler’ olarak değiştirerek devletin onların hak ve menfaatlerini koruma, dil ve kültürlerini muhafaza etme ve anavatanla bağlarını geliştirme çalışmaları yapma görevini vurguluyor, devlete tarihi ve kültürel bağlara sahip olduğumuz ülkeler ve topluluklarla ilişkileri gerçekleştirme yükümlülüğü getiriyoruz” denildi.
Bunun dışında, sadece temel hak ve özgürlüklerle ilgili değişikliklerden söz edildi.
Temel hak ve özgürlüklerle yetinmek
İttifakın “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi”nde, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğünün sağlanacağı; Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun tarafsız olacağı vaat edildi. “İnsan onuru” kavramının anayasana eklenmesi önerilirken, “Hürriyet esas, sınırlama istisnadır” ilkesinin benimseneceği söylendi. Cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı ve ‘kadını kasten yaralamaktan’ hüküm giyenlerin vekil olamayacağı kaydedildi. Adı anılmadan İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasına atıf yapıldı. Çevre ve hayvan haklarına da anayasa değişik önerisinde yer verildi.
Bilkent Oteli’ndeki toplantıya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal katıldığı.
Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’yla başlayan toplantıda, CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, Demokrat Parti Genel Sekreteri Serhan Yücel, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Serap Yazıcı, İYİ Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz ve Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya söz aldı. Konuşmalarda temel hak ve özgürlüklere yönelik değişikliklerin açıklandığı bölümler şöyle:
‘Farklılıklarımız zenginliğimiz’
CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek: Farklılıklarımızı zenginlik kabul ederek bir arada özgürce yaşamak için tarihi bir adım daha atıyoruz.
Bu ucube sistemde, üniversitelerin özgür olamayacağını, gençlerin geleceğe güvenle bakamayacağını biliyoruz ve bizler bu sistemden ülkemizi kurtarmak için birlikte çalışıyoruz.
Önerimizle anayasal düzenin temeline “insan onurunu” koyuyoruz. İnsan onuru dokunulmazdır ve anayasal düzenin temelidir. Devlet, insan onuruna saygı göstermek ve onu korumakla yükümlüdür.
Basını, sivil toplum örgütlerini, düzenleyici ve denetleyici kurumları vesayetten kurtaracağız. Cumhuriyetimiz ikinci yüzyılına adım atarken bu topraklara eşitliği, özgürlüğü, adaleti hep birlikte getireceğiz.
Güçlendirilmiş parlamenter sistem, bağımsız ve tarafsız yargının, ifade ve basın özgürlüğünün, can ve mal güvenliğinin önündeki tüm engellerin kaldırılması demektir.
Güçlendirilmiş parlamenter sistem, kimsenin ötekileştirilmediği, başta gençler olmak üzere bu ülkeye dair sözü olan herkesin özgürce konuşabildiği, özgürce eleştirebildiği ve özgürce yaşayabildiği bir dönemin başlangıcı demektir.
‘Kadını kasten yaralama’ ve İstanbul Sözleşmesi
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu: Seçim barajını yüzde 3’e düşüreceğiz… Altı milyonu aşan diasporamızın doğrudan Meclis’te temsil edilmesini sağlayacağız.
Anayasa’nın 76. Maddesi’nde yaptığımız değişiklikle affa uğramış olsalar bile cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı ve özellikle kadına yönelik kasten yaralama ve bunun ötesinde de edimin ifasına fesat karıştırma suçlarından hüküm giymiş olanların milletvekili seçilmelerini engelleyeceğiz.
Anayasada milletlerarası antlaşmalardan geri çekilmenin Meclis’in asli yetkisi olduğunu güvence altına alacağız. Böylece Cumhurbaşkanı, milletlerarası bir sözleşmeden gece yarısı tek başına çıkma kararı veremeyecek.
Bakanlar Kurulu’nun kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisini, yetki kanununa dayanması ve temel hak ve hürriyetlerin kanun hükmünde kararnamelerle düzenlenemeyeceği şartıyla kabul ediyoruz.
Yarının demokratik, çoğulcu, adil Türkiye’sini hep birlikte inşa ederken, sadece bu kötü sistemi değil, bu kötü sistemle birlikte baskıcı, tek tipçi, otoriter zihniyete de son vermek amacındayız.
Güçlendirilmiş parlamenter sistemle birlikte; tüm farklılıklarımızla, vatandaşlarımızın hiçbir ayrımcılığa ve hukuksuzluğa maruz kalmadığı, herkesin kendini birinci sınıf bir yurttaş olarak hissettiği özgürlükçü demokratik Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz.
‘Demokratik, laik, sosyal hukuk devleti’
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Serap Yazıcı: Temel hak ve hürriyetlere ilişkin milletlerarası antlaşmaların, kanunların anayasaya uygunluk denetiminde başvurulacak ölçü normlara dâhil edilmiştir. Böylece 2004’te Anayasanın 90. maddesinde yapılan değişiklik, yaptırımla desteklenerek insan hakları alanının genişlemesi ve Türkiye’nin uluslararası itibarını güçlendirebilecektir.
Bireysel başvuruların alanı sosyal hakları kapsayacak biçimde genişletilmiştir.
Anayasa değişikliği önerimiz yargıya ilişkin unsurlarıyla birlikte kabul edilerek yürürlüğe girdiği takdirde Anayasa’mızın 2. Maddesi’nde yer alan ve değiştirilmesi yasaklanan insan haklarına saygılı, demokratik, lâik, sosyal hukuk devleti kavramları, Anayasa düzenimizin asıl belirleyicisi olabilecektir.
‘İnsan haklarına dayanan devlet’
İYİ Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz: Güçlü, kalkınmış ve demokratik Türkiye’nin inşası için hazırladığımız anayasa değişikliği çalışmamızda, temel hak ve hürriyetlerin güvenceye kavuşturulması ve hürriyetler üzerindeki baskılara son vermek için önerilerimizi hazırladık.
Temel hak ve hürriyetler açısından değişiklik önerimizin ruhunu yansıtan ilk düzenleme başlığa ilişkindir. Anayasa’nın ikinci kısmının başlığını ‘Temel Hak ve Hürriyetler’ olarak değiştirerek otoriter anayasacılık anlayışına karşı demokratik ve özgürlükçü anayasa inşası inanç ve kararlılığımızı vurguluyoruz.
İnsan onurunun dokunulmazlığını ve devletin buna saygı gösterme ve koruma yükümlülüğü ile temel hak ve hürriyetlerin bütünlüğünü ve yasama yürütme ve yargıyı bağlayıcı olduğunu Anayasa’nın 12. Maddesi’ne ekliyoruz. Devlete insan hakları ihlallerini önleme ve herkesin haklardan yararlanmasını sağlama yükümlüğünü getiriyoruz.
İnsan haklarına dayanan devlet düşüncesini daha belirgin kılmak için temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması olan 13. Madde’nin kenar başlığını ‘Temel Hak ve Hürriyetlerin Üstünlüğü’ olarak değiştiriyor; madde metnine hürriyetin esas sınırlamanın istisna olduğunu belirten düzenlemeyi ekliyoruz.
Düşünce, kanaat ve ifade hürriyetini tek bir maddede düzenliyoruz. Hiç kimsenin düşüncelerinden ötürü ayrımcılığa tabi tutulamayacağını anayasal ilke olarak belirliyoruz. Bu değişiklik sonucunda ifade hürriyeti, çoğulcu bir demokrasinin gerektirdiği ölçüde genişlemiş olacaktır.
Kamuoyunun özgürce oluşmasını ve medyada çoğulculuğun sağlanmasını devlete bir ödev olarak yükleyerek basın hürriyeti üzerindeki keyfi uygulamalara son veriyoruz.
Toplumun haber alma hakkını koruma ve kamuoyunun serbestçe oluşmasını sağlama amacıyla kişiler ve siyasi partilerin kamu tüzel kişilerinin elindeki kitle haberleşme ve yayım araçlarından hakkaniyet ve adalet ilkesine uygun olarak yararlanma hakkına sahip olduğunu anayasal ilke olarak düzenliyoruz.
Anayasanın 62. Maddesi’nin başlığını yurtdışında yaşayan Türkler olarak değiştirerek devletin onların hak ve menfaatlerini koruma, dil ve kültürlerini muhafaza etme ve anavatanla bağlarını geliştirme çalışmaları yapma görevini vurguluyor, devlete tarihi ve kültürel bağlara sahip olduğumuz ülkeler ve topluluklarla ilişkileri gerçekleştirme yükümlülüğü getiriyoruz.
Sosyal ve ekonomik haklar kısmına yeni haklar ekliyoruz. Herkesin sağlık hakkına sahip olduğunu ve hiç kimsenin temel sağlık hizmetlerinden yoksun bırakılamayacağını hükme bağlıyoruz. Çevre hakkı ile çevreyi korumanın, çevre kalitesini yükseltmenin, gıdaların doğallığını sağlamanın devletin bir görevi olduğunu belirtiyoruz. Hayvan hakları da bu değişiklik önerimizde yer alıyor. Devletin doğal hayatı ve hayvanları korumak ile hayvanlara yönelik eziyet ve kötü muamele yapılmaması için gereken tedbirleri alma görevi olduğunu belirtiyoruz.
‘YÖK kaldırılacak’
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya: Mutabakat metnimizde kamu yönetimi başlığı altında mutabık kaldığımız bir diğer nokta akademik özgürlük ve üniversitelerle ilgili düzenlemelerdir.
Yükseköğretimde özgür ve çoğulcu bir sistem oluşturarak Üniversitelerin bilimsel özerkliklerinin yanında, idari ve mali özerkliklerini de anayasal güvence altına almak, Yükseköğretim Kurulu’nu kaldırarak yerine yetkileri koordinasyon görevi ile sınırlandırılmış, üyelerinin ise demokratik meşruiyet esasına dayanılarak seçildiği üniversiteler arası bir kurul tesis etmek amacı ile Anayasa’nın 130 ve 131. maddelerinde değişiklik öngördük.
Bu kurumlardan bir tanesi ve bugün maalesef en tartışmalı hale gelen kurumların başında gelenlerden bir tanesi de Radyo ve Televizyon Üst Kuruludur. Anayasa’nın 133. Maddesi’ndeki değişiklik teklifimiz ile bu kurulun çoğulculuk, özerklik ve tarafsızlık ilkelerine bağlı olarak çalışmasını temin etmeyi amaçladık.
#CHP#Demokrat Parti#Deva Partisi#Gelecek Partisi#Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi#İYİ Parti#Millet İttifakı#Saadet Partisi