Saadet Partisi programı, ‘eşrefi mahlûkat’ inancına gönderme yapar biçimde, ‘Akıl ve irade sahibi bir varlık olarak ‘insan’ canlı – cansız bütün varlıklara karşı sorumluluk sahibidir” sözleriyle başlıyor. Partisinin amacının ‘başta Türkiye’de yaşayan insanlar olmak üzere, bütün insanlığın saadeti’ olduğu söyleniyor: “Saadet ancak sevgi, kardeşlik, hak, özgürlük, adalet, refah, izzet, onur ve saygınlık ortamında gerçekleşebilir.”
‘Siyaset Anlaşışımız’ başlıklı birinci bölümde, ‘kültürel farklılıklar zenginliktir’ deniliyor: “Saadet Partisi olarak hiç kimsenin etnik, dini ve mezhepsel kimliği, dünya görüşü, siyasi tercihi nedeniyle baskıya ve tahakküme maruz kalmadığı, her kesimin bir arada huzur ve barış içerisinde özgürce yaşayabildiği bir Türkiye benimsemekteyiz.”
Ayrıca, herkesin kamu hizmetlerinden eşit yararlanması vaat ediliyor: “Saadet Partisi olarak siyasi tercihleri ne olursa olsun insanımızın din, dil, cinsiyet, etnik köken gibi özellikleri nedeniyle hiçbir ayrıma maruz kalmadan kamu hizmetlerinden eşit biçimde faydalanabildiği bir Türkiye benimsemekteyiz.”
Aynı bölümde temel hak ve özgürlüklerin devlet güvencesinde olduğu, pazarlık konusu yapılamayacağı, herhangi bir gerekçeyle rafa kaldırılamayacağı hatırlatılıyor: “Saadet Partisi yaşam hakkı, güvenlik hakkı, eğitim hakkı, din, düşünce ve ifade özgürlüğü ve örgütlenme hakkı başta olmak üzere bütün hak ve özgürlüklerin teminat altına alındığı bir Türkiye hedeflemektedir.”
Saadet Partisi programında inanç taşımayanların haklarından söz edilmiyor.
‘İktidar, düşünceleri kısıtlayamaz’
‘Türkiye Vizyonumuz – Yeniden Büyük Türkiye’ başlıklı ikinci bölümde, ilk fasıl ‘Demokrasi, İnsan Hakları ve Özgürlükler’e ayrılmış. Bu bölümde, demokrasinin esasının düşünce ve ifade özgürlüğü olduğu belirtiliyor: “Bir fikir ya da düşüncenin ifade edilebilir olmasının ölçütü hakaret ve şiddet içermemesidir. Hiçbir iktidarın, hoşuna gitmeyen düşüncelerin ifade edilmesini kısıtlama ve bu düşüncenin sahiplerini cezalandırma hakkı yoktur. Düşünce ve ifade özgürlüğünün önündeki bütün engeller kaldırılacaktır.”
Programda, basının tarafsız ve özgür olacağı belirtilirken, ‘medya sahipleri medya alanında faaliyet göstermeli’ deniliyor: “Halkın haber alma hakkının ve özgürlüğünün garanti altına alınabilmesinin yanı sıra şeffaf ve hesap verebilen bir yönetimin olabilmesi için radyo, televizyon ve gazeteler başta olmak üzere medyanın objektif ve tarafsız olması, medya sahiplerinin de sadece medya ile ilgili alanlarda faaliyet göstermesi sağlanacaktır.”
“Milletimizin tüm fertlerinin vergileriyle finanse edilmesine rağmen iktidarların halk üzerindeki propaganda aracına dönüşen kamu yayın kuruluşları gerçek anlamda kamu yararı için çalışan kurumlara dönüştürülecektir. Bu iletişim kuruluşlarının bütün toplumu ve kamuoyunu doğru bilgilendirecek şekilde hareket etmesi sağlanacaktır.”
‘Faziletli insan yetiştirmek’
Saadet Partisi programının eğitim politikalarına ayrılan bölümünde, milli ve manevi değerler vurgulanmakta. Milli ve manevi değerlerle donatılmış, herkes için adalet ve özgürlüğü savunan, faziletli insanlardan oluşan bir toplumun hedeflendiği aktarılıyor: “Müfredat, zihniyet olarak milletimizin değerleriyle barışık, ilmi olarak milletimizi geleceğe umutla taşıyan bir hüviyete kavuşturulacaktır.” Ayrıca Saadet Partisi temel eğitimde zorunlu eğitim yerine ‘kademeli eğitim sistemine geçilmesini’ savunuyor.
‘Aile’ başlığında, ‘ahlaki değerleri tahrip eden unsurların önüne geçmek için’ Çocuk ve Aileyi Koruma Yüksek Kurulu kurulması öneriliyor. Ayrıca, uluslararası tehditlere karşı ‘Kadın, Aile ve Çocuğu Koruma Teşkilatı’ gibi yapıların hayata geçirilmesi planlanıyor. Bu bölümde de ahlak ve maneviyata vurgu dikkat çekiyor: “Aileyi korumak adına ‘Önce Ahlak ve Maneviyat’ ilkesi ile devletin ve toplumun bütün katmanlarını kapsayan topyekûn bir manevi kalkınma programı hazırlanacak ve aile kurumunun güçlendirilmesi milli bir görev olarak benimsenecektir. Bu amaçla ‘Milli Aile Stratejisi’ geliştirilecektir. Ailenin bölünmesinin ve zayıflatılmasının aksine korunmasına ve güçlendirilmesine yardımcı olunacaktır.”
Yerelde ahlak ve maneviyat
Saadet Partisi programında, yerel yönetimlere de ‘ahlaki ve manevi hizmetleri yürütme’ görevi veriliyor: “Yerel yönetimlerin gençlik ve spor, kültür, sanat, turizm ve çevre ile ilgili hizmetleri yapmak, hizmet sunumunda özürlü, yaşlı, düşkün ve dar gelirlilerin durumlarını gözetmek, sağlık, kültür hizmetleri için gerektiğinde tesis yapmak, kültür ve tabiat varlıkları ile tarihi dokunun ve kent tarihi açısından önem taşıyan mekânların korunması ve bu konuda her türlü önlemi almak, yetişkinler, yaşlılar, gençler, kadın, aile, çocuklar ve engellilere yönelik her türlü sosyal, kültürel, ahlaki ve manevi hizmetleri yürütmek gibi başlıca faaliyetlerinin yanında yerel kaynakların üretime yönlendirilerek bölge istihdamının ve aynı zamanda halkın refahının artırılmasına katkıda bulunmak gibi vazifeleri de bulunmaktadır.”
Turizm faslında, turizm türlerinin çeşitlendirileceği, turizm merkezlerin yaşayan halkın karar süreçlerine katılacağı belirtiliyor. ‘Şehircilik’ başlığında ise, kültürel ve tarihi dokunun korunacağı, ama yapılaşmanın engellenmeyeceği söylenmekte: “Doğal ve tarihi dokunun korunması için gerekli düzenlemeler yapılacak fakat bu bölgeler donuklaştırılmayacaktır. Oran ve ahenk ilkeleri ile mümkün olan yapılaşma devam ettirilecek, doğal ve tarihi doku yaşatılacaktır.”
‘Medeniyet anlayışına katkı sağlayan kültür’
Programda, kültür politikalarına ayrılan ‘Kültür ve Sanat’ başlıklı bölümü, programda yazıldığı haliyle aktarıyoruz:
Kültürel gelişim bireylerin katılımı, kültürel değerlerin ve farklılıkların özgür ve demokratik bir ortamda ilerlemesi ile sağlanabilir.
Kültürel değerlerin koruma altına alınması ve gelecek kuşaklara aktarılması sağlanacaktır.
Kültürel görecelik bakış açısıyla tek tipleştirmeden ve ötekileştirmeden her türlü toplumsal unsuru kucaklayacak toplumsal bir zemin oluşturulacaktır.
Medeniyet anlayışımıza katkı sağlayacak her türlü kültürel faaliyet desteklenecek ve her platformda kültürel değerlerimizin tanıtılmasına önem verilecektir.
Kültürel değerler ekonomik açıdan desteklenecek ve yapısal açıdan asli değerlerine uygun bir şekilde korunması için gerekli tedbirler alınacaktır.
Geçmişte olduğu gibi bugünde dil, din etnisite gibi bütün farklılıkların bir arada varlığını devam ettireceği kültürel bir atmosferin varlığı tesis edilecektir.
Kültür ve sanat faaliyetleri, bireylere ve sivil topluma ait alan olarak koruma altında olacaktır.
Yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının ortak bir zeminde varlık gösterebileceği ve kültürel değerlerden eşit derecede sorumlu olabileceği kurumsal standartlar oluşturulacaktır.
‘Kadın ve erkeğin farklılıkları’
‘Sosyal Kategorilere Yönelik Politikalar’ bölümünde ilk fasıl ‘Kadın’lara ayrılmış. Burada cinsiyet ayrımcılığı eleştirilse de kadın ve erkeğin birbirine göre farklılıkları olduğunun söylenmesi dikkat çekiyor. Ahlak ve manevi değerler bir kez daha anılıyor:
“Kadın ve erkeğin birbirine göre farklılıklarını tamamlayıcı bir özellik olarak değerlendiriyor, sağlam bir toplumsal yapı oluşturmanın gereği olarak görüyoruz. Kadınların temel hak ve özgürlükleri korunacak, onurlu ve şahsiyetli bir yaşam sürmeleri için gerekli düzenlemeler yapılacaktır. Ahlaki, sosyal, kültürel ve manevi değerlerimize uygun olarak yapılacak düzenlemelerle toplumun kadına bakış açısı yeniden şekillendirilecektir.”
Gençlerin sportif ve kültürel programlarla yetiştirileceği, engelliler için kültürel alanlardaki engellerin kaldırılacağı, programda yer bulan vaatlerden.
Saadet Partisi programında LGBTİ+’ların hakları anılmıyor.
‘Endüstri 4.0 ve Toplum 5.0’ başlıklı bölümde nasıl bir teknoloji eğitimi verileceği açıklanıyor ve burada da ahlak ve maneviyat vurgusu öne çıkıyor: “Ahlak, sanat ve düşünce alanlarını ihtiva eden irfani becerilerin yeni teknoloji dönemi ile bağlantısı doğru kurulacaktır. Endüstri 4.0’ın sunduğu dijitalleşme imkânlarıyla ortaya çıkacak Toplum 5.0’ı, bilim ve teknoloji inovasyonuile daha da zenginleştirmeyi hedeflerken, ‘Önce Ahlâk ve Maneviyat’ ilkesini merkeze alarak insanın ‘akıl ve ruh’ bütünlüğünü korumaya yönelik dengeleyici tedbirler de alınacaktır.”